Seyahatname – Mercan Dede

Neyin feryadı ile başlar Mesnevi’sine Mevlana, doğduğu topraklardan kopuşunu, hayat dediğimiz bize ayrılan zaman dilimindeki seyahatini, bir diyardan diğerine, bir sevdadan başka sevdalara gidişini anlatır ney’in. En sade ve öz haliyle, insanın, hepimizin öyküsüdür ney’in hikayesi. Her birimizin başlı başına bir dünya olduğunun; her bir gönlün acılar, sevdalar, umutlar, aşklar, Read more…

Sahibini Arayan Mektuplar

Birinci Mektup Geceydi… Bütün insanların çırılçıplak olduğu bir zamandı. Onları düşünüyordum; gümüş tepsilerdeki kristal kadehlerden zamanı yudumlayan insanları düşünüyordum. İrili ufaklı aynaların karşısında enseleri bembeyaz kadınlar boyanıyordu. Uzun uzun parmakları vardı kadınların. Öpülmeye alışmış dolgun dudakları vardı. Kocaman kocamandı kalçaları. O kadınları düşünüyordum. Bir kurt geyiği kovalıyordu yüreğimde.  Geyik soluk Read more…

Şafak Türküsü

1 Beni burada arama anne Kapıda adımı sorma Saçlarına yıldız düşmüş Koparma anne Ağlama Kaç zamandır yüzüm tıraşlı Gözlerim şafak bekledim Uzarken ellerim Kulağım kirişte Ölümü özledim anne Yaşamak isterken delice 2 Bugün görüş günü Günlerden salı Islak Sarı bir yağmur Ülkemin neresine bakarsa ay Orada yitik bir anne ağlıyor Read more…

Matrix

Bu film hayatın ta kendisi gibi: Katman katman… Her yaştan, her tip insan farklı şeyler buluyor içinde… Semboller öyle ustalıkla örülmüş ki birbirine, istisnasız hiçbir sahnesi “öylesine” olmayan, özenle dokunmuş yapısında görüp farkedebildiğiniz kadarını yanınızda taşıyabildiğiniz bir oyun… İşte benim gördüklerim: Okuduğum yıllarda beni müthiş etkileyen bir romana gitti aklım: Read more…

Masal

dolaşırken düşlerde bir masala karıştık bir yerlerdeydik adını kimselerin bilmediği bir gece düşüydü yaşadığımız masallara dönüştü bakıştık beraberce gökten üç elma düştü o gece birini prensese yedirdi cadı kraliçe birini havada okladı Giyom Tel gülüşüp sevindiler Kaçıştık kuytularına sevdanın yolumuzu kesti kurşun askerler odun ateşine atmışlar içlerinden birini seyrediyorlardı yanmıyan Read more…

Kenan Evren’e Açık Mektup

Sayın Kenan Bey, Bu mektubu size serin bir mart sabahı, Atatürk’e dil uzatan bir YouToube videosunu seyredip sinirle kahvemi yudumlarken yazmaya karar verdim; satırlarımı pek de düşünerek sıralamayacağım; zaten düşünmek gibi ahlaksız bir eylemin girdabına kapılmış bir neslin yok edilememiş ender zatlarından biriyim; en azından özürlü bırakacağınızı umduğunuz bir devrin Read more…

Karanfil Bağrına Hasret

Kırık cümleler atadım yâdıma… Yâdımı yağdı tüm gece şehir, son çiçeklerini açtı bahar ve kapadı perdesini renklere. Araladığım perdenin gerisinde yaşananlara aldırmadan sürükledim bedenimi yatağa, camdan uzaklaştıkça pencere yaklaştı ruhuma, şaşkın ama umursamaz fikirlerime dayadım güncemi; unutkanlığın son raddesinde bir karanfil, açabilmeyi başarmışken bahara, baharın bu yaptığına ne denir ki Read more…

Dolunay

Ağaçların arasından gözüken dolunay… Araba hızlandıkça bir aydınlık bir karanlık etraf.. Tam o sıralar yalnız bir bizon sapsarı bir çayırlıkta oturmaya karar verdi ve oturdu. Eylüldü. Çok uzaktım. Bundan böyle hep eksik bir şeyler olacaktı. Ben adressizliğin ne demek olduğunu anlıyordum. Araba karla kaplı dağların üzerindeki “dünyanın tepesi” adlı otelin yanından Read more…